
Islands Resonantes
Nalan Kurunç, dosyaya bir şiiriyle katılıyor: “Çılgınlık burun deliklerimizde de arap kuralları, paralı askerler // Orada inliyor, öğle ardı şaşkınlığı saçsız bırakıyor acıdan, dinleyin!”
Nalan Kurunç, dosyaya bir şiiriyle katılıyor: “Çılgınlık burun deliklerimizde de arap kuralları, paralı askerler // Orada inliyor, öğle ardı şaşkınlığı saçsız bırakıyor acıdan, dinleyin!”
Demet Kurtoğlu Taşdelen ile felsefenin metne dayalı bir düşünce pratiği olmaktan çıkarıldığı, felsefi kavramların beden hareketleri üzerinden sorgulandığı ve dönüştürüldüğü bir araştırma alanı olan ‘performatif felsefe’ üzerine konuştuk.
8 Mart için bir kadın şiiri. Kadınların özgürleştiği bir dünya isteğiyle.
Bangladeşli fotoğrafçı Munem Wasif’in Meksikalı fotoğrafçı Graciela Iturbide ile yaptığı ‘enternasyonel’ röportajı Nalan Kurunç’un çevirisiyle yayınlıyoruz.
Foucault 1975 yılında Kaliforniya’daki Ölüm Vadisi’nde bir LSD deneyine katılmış ve bu deney hayatını ve düşünme biçimini tamamen değiştirmişti: “1975’teki bu tecrübeden sonra o artık yeni Foucault, neo-Foucault oldu…”
Bütün kitap bu içinde yaşadığımız, karanlığı giderek koyulaşan dünya ve Türkiye cehennemini anlatıyor. “Ölümsüz”ü tersten okumak gerek o yüzden, Cehennem’de ölümsüzleşen, çoktan öldüğü için ölemeyen, sonsuza kadar cehennemde kalacak ölülerdir söz konusu ettiğim kitapta, yaşam değil. Bu açıdan bir otopsi raporu gibi okunabilir.
Bu dosyaya özel, ‘hayır’ hissini kuvvetlendirecek bir ‘şarkı listesi’ – kulaklarımız ve algılarımız açılsın diye.
Bu topraklarda gelişecek olan bir Sitüasyonist hareketin başarısı (böyle bir hareket olacaksa şayet) şu belirsizlik hissine, sömürgeciliğe ve faşizme yüzünü dönüp dönmemesine, kapitalist gündelik hayata getirdiği sert eleştirilere ve bu kıyameti, bu tahammül edilemez olanı duyulur kılıp kılmadığına bağlı olacaktır.